İLAMSIZ İCRA TAKİBİ

İLAMSIZ İCRA TAKİBİ

1-İLAMSIZ İCRA TAKİBİ NEDİR?
İlamsız icra takibi, alacaklının alacağını mahkeme kararına dayandırma zorunluluğunun olmadığı bir icra
çeşididir. İlamsız icra davası açabilmek için mahkemeden belge almaya gerek yoktur. Bunun için pek çok
kişi ve şirket, ilamsız icra yolunu tercih eder. İlamsız icra, mahkemeden alınan kağıda gerek kalmadan
açılabildiği için daha işlevsel olarak görülür.
2- İLAMSIZ İCRA TAKİBİ NEREDE AÇILIR
İlamsız icra takibinin başlatılabilmesi için doğru olan kuruma gitmek gerekir. Aksi halde dava
açılamıyor. İlamsız icra takibi davasının açılabilmesi için İcra dairelerinden herhangi birine gitmek
gerekir. Her şehirdeki icra dairesinde ilamsız icra takibi davası açılabiliyor.
İlamsız icra davası takibinin yapılabilmesi için alacaklının sözlü beyanı yeterlidir. Sözlü beyanı takiben
borçluya haciz işlemi başlatılır. Haciz işlemlerine konu olan borçlu ise 7 gün içerisinde itiraz etme
hakkına sahiptir.
Borçlunun yaptığı itiraza bağlı olarak ilamsız icra takibi kararı iptal edilebiliyor.
3- İLAMSIZ İCRA TAKİBİ YETKİ İTİRAZI
İlamsız icra takibinde yetki kamu düzenine ilişkin olmadığı için icra dairesi kendiliğinden yetkisizlik
kararı veremez. Bu nedenle tarafların yetki itirazında bulunması gereklidir. Yetki itirazı icra dairesine
yapılır. Yetki itirazı, ödeme emrine itiraz süresi olan 7 gün içinde yapılmalıdır. Son olarak borçlu yetki
itirazında bulunurken yetkili icra dairesini göstermelidir. Aksi takdirde yetki itirazı geçersiz olur. (HMK
19/2. Madde)
İcra Mahkemesinde yetki itirazı kabul edilirse: İcra mahkemesi yetki itirazını inceler. İcra Mahkemesi
borçlunun yetki itirazını kabul ederse icra dosyasının borçlunun yetki itirazında gösterdiği icra dairesine
gönderilmesini ister. Yetkisiz icra dairesi, bu istem üzerine dosyayı yetkili icra dairesine gönderir. Yetkili
icra dairesi borçluya yeni bir ödeme emri gönderir.
İcra Mahkemesinde yetki itirazı kabul edilmezse: İcra mahkemesi, yetki itirazını haksız bulursa (yani
icra dairesini yetkili bulursa) ikili bir ayrım yapmak gerekir. Borçlu salt (yalnızca) yetki itirazında
bulunmuş ve icra mahkemesi itirazı haksız bulmuşsa yetki itirazının kaldırılmasına (reddine) karar verir.
Bu kararla itiraz ortadan kalkar; icra takibi kesinleşir ve alacaklı haciz isteyebilir (İİY m. 78). Borçlu hem
yetkiye hem de esasa (imzaya ve/veya borca) itiraz etmiş icra mahkemesi yetki itirazını haksız bulmuşsa
yetki itirazının reddine karar verir ve esasa yönelik itirazların incelenmesine geçer.
4- ÖDEME EMRİNE İTİRAZ EDİLMESİ
Borçlu, kendisine gönderilen ödeme emri üzerine, borcun doğmadığı, borcun sona erdiği, zamanaşımına
uğradığı, vadesinin gelmediği, şarta bağlı borç olduğu veya senet altındaki imzanın kendisine ait
olmadığı, borcunun ödeme emrinde belirtildiği kadar olmadığı gibi sebeplerle itiraz edebilir. Borçlu,
ödeme emrine sadece itiraz edip, sebep de göstermeyebilir.
Fakat akabinde alacaklı borca itirazın kaldırılması talepli dava açtığında eğer ödeme emrinde belirtilen
borç gerçek anlamda varsa, bu sefer mahkeme ödeme emrine itirazı kaldırarak, borçlu tarafa bir de
tazminat ödemesi adına bir külfet yükleyebilecektir. Borçlu ödeme emrine itirazı, takip talebinin
kendisine tebliğinden itibaren yedi gün içerisinde icra dairesine bildirmelidir. Ödeme emrine itiraz
üzerine takip itiraz bertaraf edilene kadar durur. Süresi içinde itiraz bertaraf edilirse takibe kaldığı yerden
devam edilir.